Subscribe

10 Eylül 2007 Pazartesi

Sosyal Ağlarda kullanıcı hakları için bir bildiri

son dönemde sayıları gittikçe artan ve kullanıcı sayılarındaki artışlarla birlikte büyük bir gelire ulaşmayı başaran sosyal içerikli ağlar hakkındaki eleştirilerde artmaya başladı. Özellikle bu sistemlerin içine yüklediğimiz bilgilerin artık sadece bize ait olmaması gibi sorunlar insanların canını sıkıyor. Ben zaten oldum olası sosyal ağlardan hoşlanmam daha önce de yazdığım gibi. Ama bu ağların değerini ve sofistike yapılarını eleştirecek değilim. Ama işin içine insan yüzü girdiği zaman ve kar tek amaç halini aldığın da birçoklarının neler yapabildiğini biliyoruz. Bu yüzden Amerika'nın en çok okunan blogger'ları arasına bulunan Robert Scoble önderliğinde ortaya çıkartılan bir bildiri var. Bu bildirinin en büyük özelliği eski usul kağıda yazılmış ve imzalanmış ve tabii ki bitmiş bir yazı olmaması. Altına yorum yazabildiğimiz bir blog postu esasında. Bu sayede tartışmanın büyümesini ve insanların bu konulara daha çok dikkat etmesi gerektiğini söyleyen bir grup blogger'ın bu girişimi yazdıkları şeyler çok yüzelsel olsa da önemli bence. Yazının içeriğinde kısaca 3 ana madde var:

Sahiplik; başlığı altında kişilerin kendi profillerine, arkadaş bağlantılarına ve yayımladıkları her türlü içeriğin esas sahibi olması.
Kontrol; başlığı altında profilimizdeki bilgilerimizin kimlerle ne şekilde paylaşılacağına karar verebilme hakkı. (Burada bahsedilen Facebook'daki komik 'private or not' ayrımından bahsedilmiyor. Kişinin hangi bilgileri kime göstermek isteyeceğine karar verebilmesinden bahsediliyor)
Özgürlük; başlığı altında ise kişilerin bu sitelerin içindeki bilgilerini güvendikleri başka sitelere gönderme ve oralarda kullanma hakkı olmasından bahsediliyor. Bence en önemli başlık bu. Daha önce facebook kapılarını açıyor yazısında bahsettiğim Walled Garden sorunu işte bu. Bunun üstesinden gelinmesi kesinlikle çok önemli.
Sonuç itibariyle sosyal ağların hızla büyümeleri ve çok büyük paraları kontrol etmeye başlamaları onların da kendilerini kontrol etmelerini zorlaştırıyor. Burada en büyük şans sosyal medyanın güçlü olmasından ve olaylara anında tepki vermesinden geçiyor. Bu blogger'ların tepkileri haklı ya da haksız ne olursa olsun kesinlikle bir tepkidir ve işe yarayacağından emin olabiliriz. Tabii ki ülkemiz gibi en popüler sanal sosyalleşme araçlarının üyelik için ya davetiye istemesi ya da istedikleri zaman üyelik açmaları gibi kendi kafalarından uydurdukları fantastik yöntemlere sahip olmaları bir çokları için facebook'un dahiyane birşey olduğunu düşündürüyordur ve bu yüzden eleştirmek zor gelecektir.

Hiç yorum yok: